Çoğu zaman sosyal medya hesaplarım üzerinden, özellikle sosyal güvenlik alanında gelen sorular ile, soru-cevap şeklinde bir diyalog kurmaktan duyduğum memnuniyeti ifade etmek isterim. Sosyal güvenlik sistemi, 01 Ekim 2008 tarihine kadar sosyal devlet olmanın bir gereği olarak kimsesizlerin kimsesi olmayı hedefleyen bir sistemden (mevcut sistemdeki her türlü eksiklik ve aksaklığına rağmen), bu tarihten sonra parayı verenin düdüğü çaldığı bir sisteme dönüşmüştür. Çünkü bu yolla, sosyal güvenlik alanında kişilerin yaşadıkları, yaşayacakları sorunlara anında müdahale etme ya da çözüm noktasında yönlendirme imkânı yaratılmaktadır. . Sizlerle onu paylaşmak isterim. Bu bağlamda, geçen hafta bir emekli yurttaşımızın sorduğu soru, bu haftaki konumun temel belirleyicisi oldu.
Çoğu zaman sosyal medya hesaplarım üzerinden, özellikle sosyal güvenlik alanında gelen sorular ile, soru-cevap şeklinde bir diyalog kurmaktan duyduğum memnuniyeti ifade etmek isterim. Sizlerle onu paylaşmak isterim. Çünkü bu yolla, sosyal güvenlik alanında kişilerin yaşadıkları, yaşayacakları sorunlara anında müdahale etme ya da çözüm noktasında yönlendirme imkânı yaratılmaktadır. . Bu bağlamda, geçen hafta bir emekli yurttaşımızın sorduğu soru, bu haftaki konumun temel belirleyicisi oldu. Sosyal güvenlik sistemi, 01 Ekim 2008 tarihine kadar sosyal devlet olmanın bir gereği olarak kimsesizlerin kimsesi olmayı hedefleyen bir sistemden (mevcut sistemdeki her türlü eksiklik ve aksaklığına rağmen), bu tarihten sonra parayı verenin düdüğü çaldığı bir sisteme dönüşmüştür.